Etimesgut Şeker Fabrikası İşçilerinden 'Geçinemiyoruz' Eylemi
Türk-İş bugün kendisine bağlı sendikalar aracılığıyla ülke genelinde işyerleri önünde basın açıklaması yaparak eylem yaptı. Etimesgut Şeker Fabrikası önünde de Şeker-İş Sendikası Ankara Şubesi tarafından bir açıklama yapıldı.
Bir suredir ücret ve vergide adalet, kamuda ücret dengesizliginin giderilmesi ve taşeron işçi sorununun çözümü için bölgesel mitingler düzenleyen Türk-İş yeni bir eylem kararı almıştı.
Etimesgut Şeker Fabrikası girişinde konuyla ilgili bir eylem düzenlenerek Şeker-İş Sendikası Ankara Şube Başkanı Çetin Yıldız beraberindeki işçiler ve sendika şube yöneticileriyle birlikte işçilerin taleplerini içeren bir basın açıklaması yaptı.
"Bu dönemde olduğu kadar yoksulluk görülmedi"
Şeker-İş Sendikası Ankara Şubesi Başkanı Çetin Yıldız, açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Başta işçiler olmak üzere toplumun büyük bir bölümünün yaşama şartları ağırlaşmaktadır. Yani mutlu bir azınlık dışında halkımız geçim sıkıntısıyla mücadele etmektedir. Ekonomik krizin bedelini işçiler olarak biz ödemeyeceğiz. Ülkemizde gelir adaleti hızla bozuldu. İşçilerin milli gelirden aldığı pay azalırken işverenlerin payı her geçen gün artmaktadır. Buradan tekrar söylüyoruz; asgari ücretin açlık sınırının altında olduğu, en düşük emekli maaşının asgari ücretten de düşük olduğu bir toplumda huzuru tesis etmek mümkün değildir. Sosyal barış olmaz. Değerli arkadaşlar; geçmiş yıllarda da ekonomik krizler yaşandı. Geçim şartları ağırlaştı. Ancak bu dönemde olduğu kadar yoksulluk görülmedi. İşçiler mağdur olmadı. Enflasyon kadar ücret zammı yoksulluğun sürmesidir. Kaldı ki açıklanan enflasyon yaşadığımız gerçeğin çok uzağındadır. Bizi yansıtmıyor. Açıklanan resmi enflasyona göre belirlenen ücret zammı bizi daha da yoksullaştırıyor. Gerçek enflasyon oranları açıklanmazsa bu kayıp daha da artacaktır. Enflasyonun bir an önce gerçek seviyesinde açıklanması için gerekli adımlar atılmalıdır. İşçiler enflasyonun sebebi değildir. Enflasyonu düşürmek için fedakarlığı kazancını ve servetini artıranlar yapmalıdır.
"İşçi ücretleri üzerindeki vergi yükü azaltılmalıdır"
Değerli arkadaşlar; ülkemizde gelir adaletini sağlamak için vergide adaletin sağlanması gerekir. Az kazanandan az çok kazandan çok vergi alınmalıdır. Bu ülkenin sağladığı kaynakları kullananlar servet elde edenler var. Ama işçinin ödediği kadar vergi vermiyorlar. İşçiler 12 ay çalışmakta ve fakat iki buçuk aylığını vergi olarak ödemek zorunda kalmaktadır. Yaptıkları her harcama da KDV’si ÖTV’si olmak üzere ödediği dolaylı vergi var. Vergi sisteminde acil olarak düzenleme yapılmalıdır. Gelir vergisi tarife basamakları ve oranları kabul edilebilir düzeyde güncellenmelidir. İşçi ücretlerinin üzerindeki vergi yükü azaltılmalıdır. Gelir vergisi tarifesi ilk basamağı, geçmiş yıllarda olduğu gibi, brüt asgari ücretin 12 katından az olmamalıdır. Gelir vergisi oranı bütün işçiler için yüzde on beşte sabitlenmelidir. İşçilere yapılan sosyal amaçlı ödemelerden vergi kesilmemelidir.
"Türkiye ucuz işgücü ülkesi olmayacaktır"
Değerli arkadaşlar; Türk- İş sadece işçinin değil, emeklinin, çiftçinin esnafın yani dar ve sabit gelirli geniş kesimlerin insana yakışır şartlarda yaşaması için mücadele etmektedir. Sendikalı işçi ile örgütsüz işçi memur ile işçi, sigortalı işçi ile kayıt dışı çalışan ve mülteciyi karşı karşıya getirmeye çalışıyorlar. İşsizlerin iş beklentisiyle çalışanlara baskı kurulmak isteniyor. KİT’lerde ve kamuda taşeron işçilik sona erene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. 696 sayılı KHK ile kadroya giren işçilerin kanundan doğan haklarını aramaya devam edeceğiz. Türkiye ucuz işgücü ülkesi olmayacaktır. Zorlu çalışma şartlarını biz yaşıyoruz. Geçim sıkıntısını biz çekiyoruz. Bozulan ekonominin bedelini biz ödemeyeceğiz."