Hakan Akçam: Mülklerin Gerçek Değerini Şirketler Belirlemeli
Ankara Tüm Emlakçılar Esnaf Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yaptığı uyarılara ilişkin konuştu.
Akçam, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından konut sahiplerinin takibe alınacağına, mesken ya da mülk üzerinden kira geliri elde edenlerin Kira Gelir Vergisi Beyannamesi’ni mutlaka ödemesi gerektiğine değindi. Kiralıklarda ve konut satışlarında gerçek değerinin değerleme şirketlerince belirlenmesi gerektiğine dikkat çeken Akçam, böylelikle Kira Gelir Vergisi Beyannamesi’nin daha doğru belirleneceğine vurgu yaptı.
Gelir İdaresi Başkanlığı 2023 takvim yılı gelirlerinin beyanına yönelik olarak mükelleflerin yıllık gelir vergisi beyannamesini verirken yararlanmaları amacıyla broşür yayınladı. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yaptığı hatırlatmaları değerlendiren Ankara Tüm Emlakçılar Esnaf Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam, vatandaşlara uyarılarda bulundu. Akçam, 2023 yılında elde edilen değer artışı kazançlarına ilişkin olarak verilecek yıllık gelir vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan gelir vergisinin birinci taksitinin 1 Nisan 2024’te, ikinci taksitin ise 31 Temmuz 2024’te ödenmesi gerektiğini söyledi.
“KAÇIRILAN HER VERGİ DEVLETİMİZE YÜK OLARAK BİNMEKTEDİR”
Birçok ev sahibinin Kira Gelir Vergisi Beyannamesi’ni vergi dairelerine ödemediğini ifade eden Akçam, “Bunun adı vergi kaçırmaktır ve kaçırılan her vergi devletimize yük olarak binmektedir. Bunun cezası da büyüktür. Mülk üzerinden gelir elde eden vatandaşlarımız ödeme günlerini not etsinler. Bunun yanı sıra ödenecek vergi miktarı da mülkün ederine göre belirlenmektedir. Her zaman bulunduğumuz uyarıları yine hatırlatmak isteriz. Kiralıklarda ve konut satışlarında gerçek değerinin değerleme şirketlerince belirlenerek o değerler üzerinden satış ve kiralıkların belirlenmesi gerekir ki beyan verirken de ona göre bir değer belirlensin” dedi.
Gayrimenkul sektörüne yönelik çözüm önerilerini paylaşan Akçam, “Konut satışlarında sözleşme zorunluluğu getirilmesi, emlakçı-satıcı ve alıcının yaptığı akidin kayıt altına alınması vergi kaçırmayı önleyecektir. Bununla beraber arsa payından satışlarda vergilendirme sisteminin yeniden gözden geçirilerek düzenlenmeli, tapu harçları yüzde 1’e çekilmelidir. İkinci konutu olup da üçüncü konutu almak isteyen ciddi bir vergi ödemek zorunda kalmalı ki konutta kartelleşme önlenebilsin. Sektörde kayıt dışı çalışanların etkin denetimlerle en aza indirilmesi gerekirken, rekabet ortamının kayıtlı olanların lehine dönmesi ve vergi kaybının önlenebileceği düşüncesindeyiz. Bunlara ek olarak tapuda satışlarda mutlaka bir emlak müşaviri olma zorunluluğu getirilmelidir” diyerek uyarılarını sonlandırdı.