Kasten Öldürme Suçu
Kasten öldürme suçu, Türk Ceza Kanunu'nun 81. maddesinde düzenlenmiştir ve failin bir insanın yaşamına son vermesiyle oluşur.
Halk arasında bu suçun adı “adam öldürme” olarak anılmaktadır, ancak kanuna uygun bir şekilde doğru kullanım “kasten öldürme suçu”dur. Suçun gerçekleşmesi için mağdurun canlı bir kişi olması ve failin bu kişinin ölümüne yönelik bir kast taşıması gerekmektedir. Öldürme eyleminin hayvana veya bitkiye karşı yapılması kasten öldürme suçu kapsamına girmez. Failin kastı ve öldürme amacının varlığı bu suçun temel unsurlarıdır; günlük hayatta yaşanan bazı münferit olaylar sonucu meydana gelen ölümler kasten öldürme suçu olarak değerlendirilmez. Burada önemli olan, failin bilinçli bir şekilde öldürme kastıyla hareket etmesidir. Failin niyeti veya mağdurun kimliği bu suçun oluşmasını engellemez; kastın bulunduğu bir durumda yanlışlıkla başka bir kişiyi öldürse bile, suç kasten öldürme olarak kabul edilir.
Kasten öldürme suçu için failin mağdurun ölümüne sebebiyet veren fiili bilerek ve isteyerek işlemesi gerekmektedir. Bu suçun en önemli unsuru, failin öldürme kastına sahip olmasıdır. Failin hareketi sonucu mağdurun ölümünün meydana gelmesi ve bu fiil ile ölüm arasında bir nedensellik bağının bulunması şarttır. Örneğin, failin ölüm istemi bulunmuyorsa ve mağdurun ölümü neticesi ortaya çıkmamışsa, bu durumda kasten öldürme suçu değil, başka bir suç (örneğin kasten yaralama) gündeme gelebilir. Ayrıca, mağdurun öldüğünün kesin olarak tespit edilmesi gerekmektedir; kayıp vakaları kasten öldürme suçu olarak değerlendirilemez.
Kasten öldürme suçu nitelikli halleriyle cezayı ağırlaştırabilir. Türk Ceza Kanunu’nun 82. maddesinde belirtilen bu nitelikli haller arasında:
- Kamu görevlisine görevinden dolayı,
- Kadına karşı,
- Çocuğa ya da kendini savunamayacak durumda olan kişiye karşı,
- Üstsoy, altsoy, eş veya boşanılan eşe karşı işlenmesi,
- Suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya yakalanmamak amacıyla işlenmesi gibi durumlar yer alır.
Bu nitelikli hallere bağlı olarak kasten öldürme suçunun cezası ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına dönüşür. Özellikle mağdurun savunmasız ya da zor durumda olması, faile yönelik cezai yaptırımın daha da ağırlaştırılmasına neden olmaktadır. Örneğin, kasten öldürme suçunun çocuğa veya kendini savunamayacak durumda olan bir kişiye karşı işlenmesi durumunda, fail ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılır. Bazı hallerde mağdurun beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumda olup olmadığı Adli Tıp Kurumu’nun raporuyla tespit edilmelidir
Suçun unsurları arasında failin mağdurun ölmesine neden olacak bir davranışta bulunması ve bu davranış ile ölüm arasında bir nedensellik bağının bulunması yer alır. Failin öldürme kastı yoksa ve ölüm sonucu meydana gelmemişse, başka bir suç (örneğin yaralama) gündeme gelebilir. Ayrıca, mağdurun kesin olarak öldüğünün tespit edilmesi gerekir; kayıp vakaları kasten öldürme suçu olarak değerlendirilmez.
Kasten öldürme suçunun cezalandırılması müebbet hapis cezasıdır. Ancak, bazı durumlarda suçun cezası ağırlaştırılabilir. Örneğin, öldürme fiilinin nitelikli halleri arasında kamu görevlisine görevinden dolayı, kadına karşı, çocuğa veya kendini savunamayacak durumda olan kişilere yönelik işlenmesi, üstsoya, altsoya, eşe veya boşanılan eşe karşı gerçekleştirilmesi gibi durumlar sayılır. Bu nitelikli hallerde suçun cezası ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çevrilir. Ayrıca, suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla kasten adam öldürme fiili de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılır.
https://www.delilavukatlik.com/ kaynağından alındı.