Bugün Ankara’da siyasi anlamda yaşananları daha dün hiç kimse tahmin edemiyordu. Turgut Altınok’un AK Parti’den ayrılarak BBP’den Keçiören Belediye Başkan Adayı olması, aynı şekilde Hasan Altın’ın da yine AK Parti’den ayrılarak Sincan’da MHP’den Belediye Başkan Adayı olması gerçekten üzerinde ciddi olarak düşünülebilecek bir olay. Başkentteki bu gelişmeler bunlarla sınırlı kalmadı. Geçen dönem MHP’den Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olan Mansur Yavaş’ta tercihini CHP’den yana kullandı. Bir başka deyişle CHP, sağcı bir adayı tercih ederek Mansur Yavaş’ı Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olarak gösterdi. Tüm bunlar, aslında üniversitelerde tez konusu olarak araştırma konusu olarak ele alınması, ince ince ve detaylı olarak üzerinde çalışılması konular. Türkiye’de siyaset nereye doğru gidiyor. Yerel seçimleri kazanabilmek için siyasi partiler hangi manevraları yapıyor, hedeflerinde ne var? İşte tüm bunlar üzerinde çok durulması gereken konular. *** İdeolojilerin birbirine karıştığını söyleyebiliriz. Veya bir başka açıdan sağcıların solcu olmaya başladığını, sağcıların da solcu olmaya başladığını.. Yoksa siyasette orta dediğimiz (Solun ortası, sağın ortası) giderek güçlenmeye ve merkeze mi oturmaya başlıyor? Siyasi partilerin yöneticileri bu konuda bizlerden daha iyi biliyor olsa gerek, yerel seçimleri kazanabilmek için ideolojilerini de unutuyorlar. Adaylar içinde aynı şeyi söylemek gerek. Geçtiğimiz günlerde AK Parti’li arkadaşlarla bir sohbetimiz esnasında, “Ankara’da ki tüm bu gelişmeler, Melih Gökçek’i yerinden edebilmek için mi?” konusunu tartıştık. AK Parti’lilerin bu konuda ilginç bir tezleri var. Diyorlar ki; “Biz Melih Gökçek’i uzun yıllardır oradan indiremedik ki, Mansur Yavaş’lı CHP veya Mevlüt Karakaya’lı MHP Gökçek’i indirsin!” Kendilerine hak vermemek elde değil. *** Yukarıda yaşananlara sokaktaki vatandaşın, Ankaralıların nasıl bir tepki vereceği önemli. Açıkcası bende şimdiden bu sonucu merak ediyorum. CHP cephesinde bakacak olursak: Mansur Yavaş’a karşı her ne kadar parti yöneticilerinden tepki olsa da parti tabanındakiler bu olayı biraz kabullenmiş görünüyorlar. Çünkü, 2009 seçimlerinde Sayın Yavaş MHP’den aday olduğu zaman, CHP tabanından da azımsanmayacak ölçüde oy almıştı. Bu dönemde aynısı yaşanacak ve CHP oylarını hem Büyükşehir’de kendi adaylarına giderken ilçe belediyelerinde de korunması sağlanacak. Bu taktik CHP yönünden doğru bir adım. Mansur Yavaş, onlar için ideal bir aday. Üstelik Ankara’lı olması, taşra ilçelerden gelecek oylarında artmasını sağlayacaktır. *** MHP, bu konuda biraz daha tedirgin yaklaşıyor. Çünkü, aday olarak açıklanan Mevlüt Karakaya, geçen dönem Mansur Yavaş’ın yakaladığı havayı bir türlü yakalayamadı. Üstelik adaylığı erken açıklanmasına rağmen. Seçimlerdeki iddialarının azaldığını bilmek, MHP’lilerin Mansur Yavaş’a karşı bir kızgınlılarının olmasına yol açıyor. Artık Mansur Yavaş’ı davaya ihanet eden biri olarak görüyorlar. Eleştirilere şimdiden başladılar. Tabii, geçen dönem Mansur Yavaş’ın MHP’den adaylığı Gölbaşı ve Etimesgut’ta ilçe belediye başkan adaylarına da katkı sağlamıştı. Enver Demirel’in ve Yakup Odabaşı’nın kazanmasında Mansur Yavaş’ın da çok büyük etkisi olmuştu. Aynı durum, bu seçimlerde olmayacak. İşte MHP’lilerin kızdığı nokta bu. Büyükşehir seçimlerinde her şey ortada gözüküyor. Mansur Yavaş ile güçlenen CHP, Melih Gökçek’li AK Parti’yi zorlayacak gibi. Bir de gündemimizi teşkil eden operasyonlarla ilgili iktidarın yaşadığı sıkıntıları buna eklersek, Ankara’da AK Parti ile CHP arasındaki yarış gerçekten heyecanlı bir yarışa, renkli seçim kampanyalarına sahne olacak. *** AK Parti’nin İlçe Belediye Başkan Adayları henüz belli olmadığı için ilçelerle ilgili, metropol ilçelerin durumlarıyla ilgili bir yorum yapmak gerçekten zor. Ama Keçiören olayına değinecek olursak; Turgut Altınok, Keçiören’e bir hareket getirdi şüphesiz. Burada AK Parti’nin adayı sonuçları etkileyecek. Mustafa Ak ile devam kararı alınırsa seçimler AK Parti açısından risk taşıyor. Keçiören’de Turgut Altınok’un gücünü hiç kimse yabana atmasın. |