Etimesgut'u Kayyum Yönetiyor (!)

    Hazırlayan: İbrahim Keskin

     CHP Genel Merkezi tarafından ithal aday olarak Etimesgutlunun karşısına çıkarılan Erdal Beşikcioğlu, seçimleri kazanmasının ardından ekibiyle birlikte zafer sarhoşluğunu halen üzerinden atamadı.

     Belediye kadroları, belediye yönetimi dışarıdan getirilen isimlerle doldurulurken hem Etimesgutlular, hem de CHP’liler dışlanıyor.Yerel seçimleri kazanan CHP, Etimesgut’ta birlik ve beraberliğini, coşkusunu ve heyecanını kaybetmeye başladı.

 

    Etimesgut’ta CHP için aslında her şey 2023 yılının Ağustos ayında başladı. Son yapılan ilçe kongresinde iki aday yarışıyordu. Birisi mevcut ilçe başkanı Cemal Emir, diğeri ise kazanmasına kesin gözüyle bakılan eski ilçe başkanlarından ve partinin önemli isimlerinden Faruk Özdemir.Kongrenin devam ettiği anlarda Faruk Özdemir’in kalp krizi geçirerek vefat etmesi, buna rağmen ilçe kongresinin devam ettirilmesi ve bugünkü örgüt yapısının ortaya çıkması bugün parti içerisinde ve belediyede yaşananların bir habercisi gibiydi..

 

    Faruk Özdemir yaşasaydı, İlçe Başkanlığına seçilseydi bugünleri yaşar mıydık? 

     CHP, Etimesgut’ta böyle bir seçim süreci yaşar mıydı? Erdal Beşikcioğlu yani nam-ı diğer Behzat Ç., aday olabilir miydi? Etimesgut Belediye yönetimine dışarıdan ithal isimler gelir miydi?

    Koskoca bir hayır!

 

    Sonucu tartışmalı olan bir ilçe kongresinin ardından yeniden İlçe Başkanlığı’na seçilen Cemal Emir’in, örgütü, parti üyelerini tam olarak kucakladığı söylenemez. Yerel seçimlerin arifesinde bir çok partili dışlandığını, artık sözlerinin dinlenmediğini, yapılan yanlışlara isyan etmelerine rağmen dikkate alınmadıklarını belirtiyorlardı.  Ki buna rağmen Belediye Başkan Adaylığı için çok sayıda isim partiye adaylık müracaatında bulundu. Bunların büyük bir çoğunluğu Etimesgut’ta yaşayan, Etimesgut’u çok iyi bilen, parti içerisinde parti kültürüyle yetişmiş isimlerdi.

 

    Cahit Kayalar, Memet Yula, Sait Atalay, Erkan Özdemir, Köksal Ünal, Cemal Emir, Hüsniye Erdoğan, Onur Öktem, Mehtap Tarakçı Sönmez, Metin Akyüz aklımıza gelen ilk isimler.

     Dışarıdan gelecek bir adayı Etimesgutlunun, parti tabanının kabul etmeyeceği yönünde 8 aday adayının (ki bunlar Etimesgutlu adaylardı) imza altına aldıkları bir deklarasyon bile yayınlandı. İlçe Örgütünün aday belirleme noktasında zayıf kalması, CHP Genel Merkezi’nin aday dayatması bir anlamda Etimesgut’a kayyum atandığını bizlere gösterdi.

 

    Ülkemizin içinde bulunduğu siyasi belirsizlik, iktidara karşı duyulan güvensizlik, ekonomik sorunlar, emeklilerin durumu, 4 dönemdir Etimesgut Belediye Başkanlığı görevini sürdüren o günün Belediye Başkanı Enver Demirel’e olan desteğin azalması ve Etimesgutlunun ARTIK YETER demesi, AK Parti ve MHP kanadında hem adaya hem de meclis üyeleri listelerine olan tepkinin giderek artması zaten CHP’nin, aday kim olursa olsun

Etimesgut’ta yerel seçimleri kazanmasını zaten sağlayacak konumdaydı. Üstelik İYİ Parti dağılmış ve oy potansiyeli de CHP’ye kaymıştı.

     Seçim sonuçlarına baktığımız zaman 464 bin olan Etimesgut’taki seçmen sayısının % 20’sinden        fazlası sandığa gitmemiş. Yani oy kullanmayan seçmen sayısı 95 bini bulmuş. Bu da demek oluyor ki seçim öncesi düşünülen senaryonun doğru olduğunu ortaya koyuyor. Bir diğer anlamda sandığa gitmeyen seçmenin büyük bir bölümünün muhafazakar sağ 

seçmen olduğunu kabul edersek CHP’nin Etimesgut’ta seçimleri kazanması kaçınılmaz bir durumdu.

 

    2024 yerel seçimleri öncesi Etimesgut CHP’de yaşanan seçim süreci sürpriz bir isimle taçlandırıldı: Erdal Beşikcioğlu. Hiç kimsenin aklına gelmeyen (CHP Genel Merkezi’nde başta Veli Ağbaba olmak üzere bir çok kişinin aklına gelmiş) bir isim, Etimesgutlulara, partililere bile danışılmadan aday olarak ortaya çıkmıştı. Etimesgut örgütü içerisinde büyük tepki çekmesine rağmen, dışarıdan bir aday olarak görülen Erdal Beşikcioğlu’nun kabul görmemesine rağmen sırf ‘aman seçimleri kaybetmeyelim, zaten kazanıyoruz’ söylemleriyle sümen altı edildi.

      Ancak hiç kimse tablonun bugünkü duruma geleceğini aklına bile getirmedi.

 

     Etimesgut’ta ithal bir aday, ithal bir belediye yönetimi, bir çoğu ithal olan Belediye Meclis Üyelerinin ortaya çıkması, pasif bir ilçe örgütü oluşturulması seçimleri kazandık naralarının yanında unutuldu.

      Evet Etimesgut’ta bir devrim yapılmıştı. 

    • Parti içi atamayla Belediye yönetimine kayyum getirilmişti.

 

     Tüm bunların yansıması bugün halen devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Korkut Ata Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen İlçe Danışma  Toplantısına da yansımış. Etimesgut yerelinde iktidar olan 

CHP’nin toplantısına hem katılım az hem de konuşulanlar göz ardı edilirken konuşmacıların bile kimler olacağına devrimi yapanlar karar veriyor. Bunu da eski İlçe Başkanlarından Onur Öktem’in sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamalar ile öğreniyoruz.

     Etimesgut’ta CHP’nin geleceği belirsiz gibi görünüyor. Mevcut İlçe Örgütüyle, Belediye yönetimiyle 31 Mart’ta aldığı oyları birbir erime yolunda. Yani CHP’yi karanlık bir tablo bekliyor.

 

    Bir tiyatrocunun, bir sanatçının Belediye Başkanlığı’na seçilmesi aslında enteresan bir durum. Etimesgut’u bilmeyen, tanımayan, dinamiklerini etrafına çekemeyen bir belediye başkanının yanında Etimesgutu her yönüyle tanıyan bilen tecrübeli isimlerin olmasını herkes bekliyordu. Ancak bu da  olmadı. Belediye kadrosuna baktığımız zaman zaten bunları görebiliyoruz.

 

    Zafer sarhoşluğu devam ederken aksayan, tepki gören, partilileri dışlayan anlayış sürdürülmeye devam ediyor. Basında, kamuoyunda, sosyal medya hesaplarında Belediye Başkanı ve Yardımcılarıyla ilgili ortaya atılan iddialar çığ gibi büyümeye devam ediyor. Buna rağmen dedik ya zafer sarhoşluğunu bir türlü üzerinden atamayanlar keyiflerince belediyeyi yönetmeye devam ediyorlar.

 

     Dedik ya belediye üst kadroları genelde dışarıdan gelen isimler tarafından oluşturuldu. Kent konseyi de Etimesgutlular tarafından istenmeyen şekilde oluşturuldu.

       Kent Konseyi Başkanlığı’na eski İlçe Başkanları’ndan ve bugün Belediye Meclis Üyesi olan Ayhan Yılmaz getirildi. Ayhan Yılmaz’a ayrı bir paragraf açmak istiyorum. Kulağımıza gelen dedikodulara göre Belediye Başkanı Erdal Beşikcioğlu aslında Ayhan Yılmaz’ın Kent Konseyi Başkanlığı görevine gelmesine karşıymış. CHP grup toplantısında meclis üyelerinin yanında “Yahu Ayhan bey seni Etimesgut’ta kimse istemiyor. Ancak yukarıdan gelen ısrarlı talep nedeniyle seni iki yıllığına kabul ediyorum” demiş.

 

     Tekin Bingöl’ün baskılarıyla getirildiği anlaşılıyor.2019 yerel seçimlerindeki kimi olumsuz davranışları yapılan spekülasyonlar nedeniyle Ayhan Yılmaz ilçe başkanlığı görevinden istifa etmek zorunda kalmıştı. 

(İki dönem Etimesgut ilçe başkanlığı  yapmış her zaman yanında yer alan yıllardır emek vermiş yöneticilik     yapmış bir arkadaşının yerine kendini 8. sırada meclis üyeliğine yazdırması ayrıca parti tabanından büyük tepki çekmişti )

    Belediye Başkanının gönülden istememesine rağmen Etimesgut’ta dışarıdan gelen müdahale ve baskılarla yönetmeye devam ediyor.

     Bir başka enteresan durum daha var. Beşikcioğlu göreve geldikten sonra eski Başkan Enver Demirel’in bürokratlarıyla bir süre çalışmaya devam ediyor. Değiştirilen bürokratların yerine yine Ankara dışından atamalar yapılıyor. İzmir’den, İstanbul’dan.. Enteresan duruma gelince; eski Park Bahçeler Müdürü görevden alınıyor ancak eşi ise Eğitim Kültür Müdürlüğü görevine getiri-liyor. Bu da ilginç olduğu kadar örgüt içinde ve partililer arasında tartışılan konuların başında geliyor.   Çok enteresan bir durum.. ve bu partililer tarafından nasıl karşılanıyor siz düşünün.

    Belediye yönetimiyle ilgili bu iddiaları burada yazmaya gerek duymuyorum. İsterseniz google’a Etimesgut Belediyesi diye yazdığınız zaman bunları görebiliyor, okuyabiliyorsunuz. 

 

       Asıl önemli olan Etimesgut ve ilçeye yapılacak hizmetler. Etimesgutlunun çözüm bekleyen sorunları. Tüm bunlar göz ardı ediliyor. 

 

    Bir basın mensubu olarak zaten mevcut Belediye Bakanı Erdal Beşikcioğlu’ndan proje üretmesini beklemiyorum. Seçim sürecinde projesinin olmadığını, insanların gönlünü kazanmaya geldiğini kendi ağzıyla söylememiş miydi? 

     Benim dikkatleri çekeceğim nokta, CHP Genel Merkezi’nin tüm bu olup bitenlere kulaklarını tıkaması. Bugünkü İlçe Örgütünün, belediyeden nasiplenme uğruna sesini çıkarmaması ve pasifize bir konuma gelmesi. 

 

     Partililerin, partiye emek verenlerin çırpınışlarının bile dikkate alınmaması.

     Bugün Etimesgut’ta CHP’liler huzursuz ve kendi kabuklarına çekilmiş durumda. Başta AK Parti ve MHP olmak üzere muhalefet partileri pusuya yatmış durumdalar. CHP’de, ilçe örgütünde, Belediye yönetiminde yapılan yanlışları not ediyor, kara kaplı defterlerine yazıyorlar. Hem yerel iktidarda hem de muhalefette süregelen bu sessizlik pek hayra alamet değil. 

 

    Etimesgut’ta seçimler sonrası belediye yönetimiyle ilgili ortaya atılan iddialar yenilir yutulur gibi değil. Konser harcamaları, projesizlik, borçsuz devralınan bir belediyenin ardından seçimlerin üzerinde 3 ay geçmeden belediye yönetiminin borçlanma yetkisi istemesi de ayrı bir konu.

 

    Belediye yönetiminde uygulanan mobingler, dışarıdan getirilen ithal müdürler, CHP’lilerin, Etimesgutluların dışlanması ve ötelenmesi, partililerin belediyeye iş yaptıramaması ve bir başka önemli konu da vatandaşların, 

CHP’lilerin, Etimesgutluların belediye başkanı başta olmak üzere başkan yardımcılarıyla bile görüşememesi..

     Ve bunlara sessiz kalan bir CHP İlçe Örgütü.

 

     6 aydır Etimesgutlu bu yönetimden yoruldu, esnaf bu belediyeden yoruldu, vatandaş yoruldu.

    Ancak yorulmayanlar da var ve bunlar halen seçim zaferinin sarhoşluğunu bir türlü üzerlerinden atamadılar.