12 EYLÜL: Zulmün, Zilletin ve Rezaletin Adı
Tam 44 yıl önce, Türkiye tarihinin en karanlık günlerinden biri yaşandı: 12 Eylül 1980 askeri darbesi. Bu darbe, ülkemizi derin yaralarla baş başa bırakan, toplumu parçalayarak demokrasiye hançer vuran bir utanç vesikasıdır. Yaşanan acılar, bugün bile yür
Resul CEYLAN
resulceylan1040@gmail.com -Tam 44 yıl önce, Türkiye tarihinin en karanlık günlerinden biri yaşandı: 12 Eylül 1980 askeri darbesi. Bu darbe, ülkemizi derin yaralarla baş başa bırakan, toplumu parçalayarak demokrasiye hançer vuran bir utanç vesikasıdır. Yaşanan acılar, bugün bile yüreğimizi yakmaktadır.
Darbenin ardından, Ülkü Ocakları mensubu ülküdaşlarımız, vatanını seven nice genç insan idamla yargılandı ve maalesef dokuz ülküdaşımız idam edildi. Zulmün karşısında dimdik duran bu kahramanlar, Türk milletinin milliyetçi damarını ve mücadelesini temsil ediyordu. Siyasi görüşleri ve vatan sevgileri nedeniyle işkencelere maruz kaldılar, cezaevlerinde ömür tükettiler, evlerinden ve ailelerinden koparıldılar. Ancak hiçbir zaman boyun eğmediler, inançlarından vazgeçmediler.
12 Eylül, sadece bir askeri müdahale değil, milletimizin onuru, geleceği ve vicdanı üzerinde kara bir leke olarak tarihe geçmiştir. Bu süreçte devletin içindeki adaletsiz yapı, yalnızca belirli kesimlerin değil, tüm milletin canını yakmıştır. Darbenin getirdiği yıkım, yalnızca insanları cezalandırmakla kalmamış, millî iradeyi yok sayarak Türkiye’yi yıllarca karanlık bir dönemin içine sokmuştur. Demokrasi ve özgürlükler ayaklar altına alınmıştır.
O günlerde yaşanan acılar, toplumun hafızasından silinmedi. Her 12 Eylül’de yüreğimizdeki bu yarayı bir kez daha hissediyoruz. Ülküdaşlarımızın çektiği eziyetler, şehit düşenlerin aziz hatırası, bizlere hem acıyı hem de mücadele azmini bir kez daha hatırlatıyor. Onların dik duruşu, milletimizin vatanseverliğinin en büyük nişanesidir.
Bugün, 12 Eylül zulmüne uğrayan tüm büyüklerimizi ve ülkücü ağabeylerimizi rahmetle anıyoruz. Onların hatıralarına sahip çıkarak, bir daha böylesine kara bir günün yaşanmaması için demokrasiye, özgürlüğe ve adalete sahip çıkmalıyız.
Unutmayalım ki, 12 Eylül zillet, hezimet, rezalet ve cinayettir. Bu zulmü asla unutturmayacağız!