Mehmet Akif Ersoy ve HATAY
Oku Mecmuasının, Ocak 1962 deki sayısında yayımlanan önemli bir hatırayı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Süleyman Göksu
-Oku Mecmuasının, Ocak 1962 deki sayısında yayımlanan önemli bir hatırayı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Mehmet Akif Bey, 1936 yılında hasta hasta Mısır dönüşünde Hatay'a uğramış ve dostu Andırınlı İlmi Beyin yanında kalmıştır. Hatay'a hakim bir tepedeki, bu tepe aynı zamanda Hatay'ın en güzel yeriymiş-beraberce vakit geçirmişler. O zamanlar Hatay hala Fransızların elinde, Hatay'ın hükümet konağında Fransız bayrağı sallanıyor. Bu hal, tabii kalbi memleket ve millet için çarpan, Akif'in yüreğini sızlatıyor ve ağzından şu beyitler dökülüyor:
"Viranelerin yascısı baykuşlara döndüm
Gördüm de hazanında bu cennet gibi yurdu.
Gül devrini görseydim onun bülbül olurdum
Ya Rab, beni evvel getireydin ne olurdu."
Aradan zaman geçiyor, Mehmet Akif Bey vefat ediyor.Sonra Hatay bize, biz Hatayımıza kavuşuyoruz. Her yer gül, gülistan oluyor. Bu seferde Ali İlmi Bey coşarak Akif Bey merhuma hitabeden şu şiirini söylüyor:
"Ey bağrı yanık şairi İslam elinin gel...
Gel bağrına basmakçün açılmış sana her el
Dalma ebedi uykuya bir lahza uyan da
Ruhundaki hicranları sil, gel de şu anda
Bak başka bahar arz ediyor şimdi tabiat
Dolmuş gibi afakına fecr-i ezeliyyet.
Zulmet eridi her yer ışıklarla donandı.
En gamlı gönüllerde ne sevdalar uyandı.
Geldindi fakat fasl-ı hazanıydı bu yurdun
Baktın da solan rengine vurgun gibi durdun.
Gittin bizi öksüz gibi avare bıraktın
Dursandı ne var, beklediğin gün gelecekti
Kalsandı Hatay Marşını da sen yazacaktın
Görmek bu günü sence de en mutlu dilekti