31 Mart 2023 - Cuma
SEÇİM 2023
Cumhuriyetin 100. yılında yapılacak seçimler Türkiye için, ülkenin gelecek 100 yılı açısından çok ciddi bir öneme sahip.
Yazar - Dr. İmbat Muğlu
Okuma Süresi: 5 dk.
417 okunma
Dr. İmbat Muğlu
-Cumhuriyetin 100. yılında yapılacak seçimler Türkiye için, ülkenin gelecek 100 yılı açısından çok ciddi bir öneme sahip. Bu seçimin sonucu sadece Türkiye için değil, Suriye, Irak, Libya, Filistin, Can Azerbaycan kısacası Ortadoğu’dan Kafkasya’ya, Afrika’dan Asya’ya uzanan coğrafya ile dünyanın her noktasındaki masum ve mazlum milletlerin geleceğini belirleyecektir.
Bana göre 14 Mayıs 2023'te yapılacak Cumhurbaşkanı Seçimi ile 28'inci Dönem Milletvekili Genel Seçimi ikinci bir Kurtuluş Savaşı’dır. Birinci Kurtuluş Savaşı’nda milletimiz kadın, erkek, genci yaşlısı demeden her yaştan vatan evladı milli birlik duygusu içerisinde ülkesine sahip çıkmıştır. Yedi düvelde oluşan işgalci kuvvetlere ve içerdeki hainlere rağmen necip milletimiz Allah inancı, vatan sevgisi, namus uğruna vatan topraklarını müdafaa ve muhafaza etmiştir. O günün duruşu milletin kaderini belirlemişti. O gün bugündür. O gün; tankla, topla, tüfekle, tayyare ile saldıran zihniyet bugün; iftira, yalan, riyakârlık, fitne, fesat ve kanlı kalemşorlar ile saldırmaktadırlar. Onun içindir ki Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının başında yapılacak olan 2023 seçimleri yabancı basının gündeminde dünyadaki en önemli seçim olarak yazılmakta ve anlatılmaktadır.
Anlayacağınız dünyanın gözü kulağı bu seçime endekslenmiş durumda. Seçim takvimi işlemeye çoktan başladı.
14 Mayıs’a günler kala siyasi partiler gelecekleriyle ilgili hayati kararları, ittifaklar ise nasıl bir yol ve yöntemle seçmenin karşısına çıkacaklarına dair hızlıca kararlar almak zorunda kalıyor. Millet İttifakı'nın Ortak Politikalar Mutabakat Metni; 9 ana başlık altında 2 binin üzerinde yeni düzenleme kamuoyuna sunuldu. Ülkeyi yönetme iddiasındaki 6+1 Masa'nın vatandaşa sunduğu mutabakat metnindeki vaatlerinin, birçoğu zaten hâlihazırda uygulanan hizmetler. Mutabakatta sınıfta kalan 6+1 Masanın adayı olan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçimi kazanması durumunda Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala ile Gezi Parkı ve KHK tutuklularını da serbest bırakacağını açıkladı. Bırakacağım dediği kişiler; Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasî, hukukî, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemleri gerçekleştiren yada gerçekleştirmeye çalışan kişilerdir. (yorum sizden)
Bebek katili PKK terör örgütünün siyasi uzantısı aynı zamanda altılı masanın +1’i olan HDP 14 Mayıs'ta aday çıkarmayarak 6'lı koalisyona kendilerince nefes aldırdı. HDP bu desteğin karşılığı olarak seçim kazanılırsa iki bakanlık için anlaştıkları konuşuluyor. Bu ve bunun gibi vaatler masadaki ortaklık gibi gizli olacak. Ayrıca Kemal Kılıçdaroğlu’nun her konuşmasında yer alan KHK'lıları mağdur kesim olarak gösteriyor olması tamamen yanlıştır. Oysa gerçek bambaşka.
KHK'lılar olarak adlandırılan grubu 15 Temmuz'daki Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) kanlı darbe girişiminden sonra devletin içine yuvalanan terör örgütü üyeleri oluşturuyor. Bilindiği üzere kanlı darbe girişiminin ardından FETÖ ve PKK gibi terör örgütleriyle ilişkisi bulunan isimler Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile görevden uzaklaştırılmıştı.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan karşısında birleşerek Kemal Kılıçdaroğlu'nu ortak aday olarak belirleyen muhalefet partileri KHK ile görevden uzaklaştırılan terörle ilişkili kişileri yeniden devlet kurumlarına yerleştirmeyi vadediyor. (yargı karşısında suçsuzluğunu ispat eden, ayrıca terör örgütleri ile hiçbir bağlantısı olmadığı halde iftira, yalan vb. sebeplerden dolayı haksızlığa uğramış, mağdur olmuş kişilerin tutuklanmasına bende karşıyım) Oy uğruna her şeyi mubah sayan bu ittifaktan ülkeye hayır yerine şer gelir, kaos gelir.14 Mayıs Yeni Yüzyılda ‘ŞAHLANIŞ’ dönemidir.
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları